İmar Planı Uygulamaları
İmar Planı Uygulamaları
İmar Kanunu’nun 18. maddesi, belediyelere ve valiliklere, imar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri, malikleri veya diğer hak sahiplerinin rızası aranmaksızın, birbirleriyle veya kamu kurumlarına ait yerlerle birleştirerek, imar planına uygun ada veya parsellere ayırma yetkisi verir. Bu süreçte, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtım yapılır ve re’sen tescil işlemleri gerçekleştirilir.
Bu uygulama sırasında, düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların yüzölçümlerinin %45’ine kadar olan kısmı, “Düzenleme Ortaklık Payı (DOP)” olarak kesilebilir. DOP, düzenleme alanındaki nüfusun kentsel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yol, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil alan, ibadet yeri, eğitim ve sağlık tesisleri gibi kamusal hizmet alanlarının oluşturulması için kullanılır.
İmar planlarının etkin bir şekilde uygulanabilmesi için, ilgili alanda 1/1000 veya 1/500 ölçekli uygulama imar planının bulunması gereklidir. Bu planlar, bölgenin ihtiyaçlarına uygun olarak hazırlanır ve 18. madde uygulamasıyla hayata geçirilir.
- madde uygulaması, mülkiyet haklarına müdahale niteliğinde olduğundan, hukuka uygun bir şekilde gerçekleştirilmesi esastır. Bu nedenle, uygulama sırasında yapılan işlemlerin yasalara ve mevzuata uygunluğu denetlenmeli, hak sahiplerinin mağduriyet yaşamaması için gerekli önlemler alınmalıdır.
Sonuç olarak, İmar Kanunu’nun 18. maddesi, şehirlerin planlı ve düzenli gelişimini sağlamak amacıyla arsa ve arazilerin imar planlarına uygun olarak yeniden düzenlenmesini mümkün kılar. Bu sayede, kentsel alanlarda ihtiyaç duyulan kamusal hizmet alanları oluşturulurken, mülkiyet hakları da gözetilir.